23 Ekim 2011 Pazar

Rövanş alındı: TGB üyeleri Amerikan askerinin kafasına çuval geçirdi...

Muğla’nın Bodrum ilçesinde perşembe günü ABD askeri J.S.M.’nin başına Barlar Sokağı’nda çuval geçiren Türkiye Gençlik Birliği (TGB) üyesi 8 kişinin de aralarında bulunduğu bir grup, aynı yerde bir basın açıklaması yaparak yere çuval bıraktı

ABD savaş gemisi Ramage çarşamba günü Bodrum’da demirledi. Ertesi gün protestolar yapıldı, bir ABD askerinin başına çuval geçirildi. Aynı akşam Azmakbaşı’nda toplanan grup, çuvallı eylemin yapıldığı Barlar Sokağı’na yürüdü. ‘Katil ABD, Türkiye’den defol’ yazılı dövizlerle TGB pankartı açıp yere çuval bıraktı. Eylem sırasında çarşı iznindeki ABD’li askerlerin bir bölümü tedirgin oldu.

TGB üyesi Utku Reyhan, “Bir ay önce yayımlanan Wikileaks belgelerine göre, eski ABD Büyükelçisi Ross Wilson ’Bu çuvalın acısı bir kuşak çıkmaz’ demiştir. Bu eylemi onurlarıyla oynanan o Türk askerlerine ithaf ediyoruz ve en az iki kuşak sürecek bir travma yaratmanın gururunu yaşıyoruz” dedi. Ramage dün sabah Bodrum’dan ayrıldı.

GüzelHaber Yorumu : İki ülkenin kardeşliğini bozacak hareketlerden kaçınmak gerekir...Ancak bir milletin onurunu ayaklar altına alan bir hadisenin rövanşını almak ta bir onurluluk ve cesaret göstergesidir. Oradaki Amerikan askerinin bir suçu yok. Ancak geç kalınmış bir cevapta figüran oldu...Evet...

17 Gün Sonra Sağ Olarak Kurtuldu

Rusya'nın en kuzeyindeki Akdeniz'de teknesi battığı için adaya sığınan Sergey Ganyuşev, 17 gün sonra bulundu.


İlk on gün kendisini kurtaracak bir helikopter veya tekne beklediğini; ancak son günlerde ümidini kaybettiğini belirten Ganyuşev, "Aniden helikopter sesi duyunca heyecanla helikoptere doğru koştum." dedi. Konuyla ilgili bilgi veren Acil Durum Bakanlığı Arhangelski Basın Sözcüsü İgor Grigoryev, "Solovetski manastırındaki görevli papazların kaybolan motorlarını bulmak için bölgede arama çalışması yapılıyordu. Operasyon sırasında helikopter, adada bir vatandaşı fark ederek kurtardı." diye konuştu. Sergey Ganyuşev'in Solovetski adasındaki su yosunları toplayan küçük bir fabrikada çalıştığı öğrenildi. Helikopterle adadan alınan Sergey hastaneye sevk edildi. Hastane yetkilileri sağlık durumunun ciddi olduğunu bildirdi.
23 Ekim 2011,Haber İçeriği: EnSonHaber,Haber Başlığı: GüzelHaber

Gülsüm Tatar ve Şemsi Yaralı'dan altın madalya

Gülsüm Tatar ve Şemsi Yaralı'dan altın madalya
Avrupa Büyük Kadınlar Boks Şampiyonası'nda, Türk sporcular bugün 2 altın madalya kazandı. Gülsüm Tatar, 64 kiloda Avrupa Şampiyonu olurken, 81 kiloda da Şemsi Yaralı Avrupa Şampiyonluğuna ulaştı.

Avrupa Büyük Kadınlar Boks Şampiyonası'nda, Türk sporculardan Şemsi Yaralı, artı 81 kiloda Avrupa şampiyonu oldu.
Hollanda'nın Rotterdam kentinde düzenlenen şampiyonanın son gününde Şemsi Yaralı, finalde Rus Irina Sinetskay'ı zorlu bir mücadelenin ardından 12-10 mağlup ederek altın madalya kazandı.
Böylece Türkiye, şampiyonayı 2 altın ve 2 bronz madalya ile tamamlamış oldu. Türk sporculardan 54 kiloda Ayşe Taş ve 57 kiloda Nagehan Malkoç daha önce bronz madalya kazanmıştı.

64 kiloda Gülsüm Tatar, finalde Ermeni boksör Armeni Sinabian ile karşılaştı.
Maçın başından sonuna kadar üstün bir performans sergileyen Gülsüm Tatar, rakibini 10-4 yenerek zafere ulaşan taraf oldu. Şampiyonada ilk maçından itibaren rakiplerine karşı ezici bir üstünlük sağlayan Tatar, altın madalya kazanarak Avrupa şampiyonu oldu.
Avrupa şampiyonluğuna ulaştığı için çok mutlu olduğunu belirten Tatar, elde ettiği zaferi şehitlere armağan ettiğini söyledi. Tatar, Türk bayrağını dalgalandırdığı için gururlandığını dile getirdi.
22 Ekim 2011, NtvSpor

Van'da Deprem

Çok sayıda ölünün olduğu bildirilen depremden dolayı büyük üzüntü duyuyoruz...Güzel Haber vermeye çalışıyoruz ama bu ülkede gerçekten çok zor bu...Yine cehalet...Yine ölüm...Bizden önceki nesillere burdan seslenmek istiyoruz: Allah aşkına bu ülkede ne iş yaptınız bugüne kadar...Eğitim yok...Deprem'e karşı duyarlılık yok....Bu depremin...Ölen insanların vebali...Kuruluştan bugüne kadar çalıştığı işte adalet, hakkaniyet ve ehliyet sahibi olmayan, çalışmadığı halde çalışıyor gözüken...çalışanın sırtından geçinen...üstte olup altta kalanın canını çıkartan...üstüne üstlük beyefendiliği ve hanımefendiliği de kendinden başkasına bırakmayan herkesin üstüne olsun...Öfke Duyuyoruz...
Bu zalim-mazlum sistemine öfke duyuyoruz...Bilimsel olmamaya...Tembellik Etmeye...Çalışanın Posasını Çıkarmaya ve bu ülkeyi bu hale getiren tüm yanlışlara İSYAN EDİYORUZ...
GÜZELHABER

Su altında 40 saati geride bıraktı

Cem Karabay, 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı'na kadar su altında kalmayı hedefliyor.
İSTANBUL - Tüplü dalış ekipmanlarıyla 2009'da 135 saat 2 dakika 19 saniye su altında kalarak Guinness Rekorlar Kitabı'na giren Cem Karabay, yeni rekor denemesinde 40 saati doldurdu.Kendisine ait su altında en uzun süre yaşama rekorunu 192 saate çıkarmak amacıyla 21 Ekim Cuma günü akşam saat 19.30'da, Caddebostan sahilinde kurulan dev akvaryuma giren Karabay, 6.5 saatlik bir uykuyla güne başladı ve kahvaltıda peynir yedi.Akvaryumda çeşitli spor hareketleri de yapan Karabay, zaman zaman arkadaşlarıyla tavla da oynadı. Karabay, 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı'na kadar akvaryumda kalmayı edefliyor.
23 Ekim 2011, NTVMSNBC

Kurbanlık Alacaklara Önemli Uyarılar

Kurbanlık alacaklara önemli uyarılar
Kurban Bayramı yaklaşırken uzmanlar; kurbanlık seçimi, kesime kadar evde besleme ve kesim aşamasında dikkat edilmesi gereken konularla ilgili uyarılarda bulundu.
Uzmanlar, kesim öncesi ve kesim sonrası gereken kontrol ve hijyen kurallarına dikkat edilmesi ve kesilen hayvanlara ait etlerin tüketiminde (saklama, hazırlama, pişirme vb.) gerekli hassasiyetin gösterilmesinin tüberküloz, brucella, şarbon gibi hastalıkların yayılmasının önlenmesi ile çok sayıda insanın bu hastalıklara yakalanmasına engel olduğunu kaydetti.

İnsan ve hayvan sağlığını ilgilendiren çok sayıda bakteriyel, viral, paraziter ve mantari hastalıklar olduğu ve bunların 50 kadarının insan sağlığı yönünden büyük problemlere yol açtığını belirten uzmanlar, hayvanlardan insanlara geçebilen hastalıkların halk sağlığını etkilemelerinin yanı sıra hayvanlarda verim düşüklüklerine ve ölümlere yol açarak, ülke ekonomisi açısından da önemli kayıplara neden olduğuna dikkati çekti.

Kurbanlık seçmenin püf noktaları

Kurbanlık hayvan alırken dikkat edilecek hususlar hakkında da bilgi veren uzmanlar, seçilecek hayvanların kondisyonunun iyi, tüylerinin parlak olması, çok zayıf, gebe veya yeni doğum yapmış olmaması gerektiğini kaydetti.

Dış görünümü canlı olmayan, salya, burun akıntısı, pis kokulu ishali olan, vücudunda yara, şişlik, ödem olan hayvanların satın alınmaması konusunda uyarılarda bulunan uzmanlar, “Hayvanların nereden geldiği bilinmelidir. Bunun için ilk iş, satıcıdan hayvanın nereden geldiğini gösteren menşe şahadetnamesi istenmeli, başka il veya ilçelerden gelen hayvanlardan ise yurtiçi veteriner sağlık raporu görülmelidir. Hayvanların kulağında küpesi olmalıdır. Sığırlar için ayrıca sahibinin adı, adresi ve hayvanın kulağındaki küpe numarası ile uyumlu sığır cinsi hayvan pasaportu görülmelidir” dedi.

Kurbanlıkların kesime kadar evde nasıl besleneceğine ilişkin bilgi de veren uzmanlar, hayvanların evde uygun yerlerde barındırılmasını, aşırı sıcak, kapalı ve havasız yerlerde ya da tamamen açık, rüzgar ve yağış alan yerlerde barındırılmaması gerektiğini söyledi.

Hayvanların bayrama az bir süre kala fazla beslenmemesi konusunda vatandaşları uyaran uzmanlar, “Evlerdeki yemek ve mutfak artıkları verilmemeli, aşırı yemlemeden kaçınılmalıdır. Hayvanlara bolca kaliteli kuru ot veya kuru yonca verilmeli, verilecek kesif yem konusunda yetkililerden veya tecrübeli yetiştiricilerden bilgi alınmalıdır. Hayvanların önünde her zaman temiz su bulunmalıdır” diye konuştu.

“Hayvanlarda stres yaratmayın”

Kurbanlıkların kesim yerine götürülmesi ve kesilmesi sırasında dikkat edilmesi gereken hususları da sıralayan uzmanlar, kesimlerin Kurban Hizmetleri Komisyonunun izin verdiği kesim yerlerinde veya köylerde önceden belirlenmiş ve hazırlanmış yerlerde yapılması gerektiğini söyledi.

Kesim yerinde yeterli ve tazyikli su bulunmasını ve kesilen hayvanları asmak için asma düzeneği kurulmasını isteyen uzmanlar, “Kurbanlık hayvanlara stres yaratacak kötü muamelelerden kaçınılması, kesim sonrası et hijyeni açısından oldukça önemlidir” dedi.

Kesim öncesi kurbanlık hayvanlara 12 saat süresince yem verilmemesini, içebildikleri kadar su verilmesini öneren uzmanlar, kurbanlıkların, özellikle de sığırların mutlaka ehil kişilerce yatırılarak sıkıca bağlanması, yatırma ve bağlama sırasında hayvanlara eziyet edilmemesi, çarpma ve vurmalara engel olunması konusunda uyarılarda bulundu.

Kurbanlık hayvanların kesim işlemi sırasında kötü muamele gördüklerinde kanın iyi akıtılamadığına bunun da etin kısa sürede bozulmasına neden olduğuna dikkati çeken uzmanlar, “Bu nedenle kesimi yapılacak hayvanlar strese sokulmadan ve acı çektirilmeden kesim yapılmalıdır. Kesimde hayvanın her ıkı şah damarı birlikte kesilerek iyi bir kanatma sağlanmalıdır” diye konuştu.

Kurbanlık hayvanın derisi yüzüldükten ve başı gövdesinden ayrıldıktan sonra karın ve göğüs boşlukları açılarak sindirim, solunum, üreme ve boşaltım sistemine ait organlar çıkartılması gerektiğini belirten uzmanlar, kurbanlık hayvanların iç organlarının kan akıtılmasından sonra “en geç 30 dakika” içerisinde çıkartılması önerisinde bulundu.

Hastalıklı olduğu düşünülen karkas ve iç organlar ile yenilemeyen iç organların çevre temizliği ve hijyen kurallarına uyularak uygun şekilde imha edilmesini ve kesinlikle çöplere atılmamalısını isteyen uzmanlar, çevredeki yabani hayvanların, kedi ve köpeklerin atıklara ulaşmasının engellenmesi ile sinekler ve kötü kokuların oluşmaması için önlem alınmasının önemine değindi.

“Kesimi tamamlanmış kurban etleri temiz kap ve poşetlere konularak taşınmalı ve güneş görmeyen serin yerde dinlendirilmeli” diyen uzmanlar, dinlendirilmiş etlerin daha sonra buzdolabına konarak 5-6 gün muhafaza edilebileceğini belirtti. Uzmanlar, etler ile iç organların aynı kap içerisinde saklanmamasının da önemli olduğunu ifade etti.
23 Ekim 2011, Hürriyet