Eczacıbaşı VitrA'nın milli voleybolcusu Neslihan Darnel, erkeklerde 5'inci, bayanlarda ise 4'üncü haftanın geride kaldığı Aroma Birinci Ligleri'nde 126 sayıyla lider durumda bulunuyor.
Filenin "demir yumruk" lakaplı milli voleybolcusu Neslihan Darnel, Aroma Birinci Ligleri'nde verilen bayram arasına sayı lideri olarak girdi.
Katıldığı uluslararası organizasyonların hemen hepsinde "en skorer oyuncu" ödülünü kimseye kaptırmayan Darnel, bu geleneğini ligde de sürdürmeye devam ediyor.
Eczacıbaşı VitrA forması giyen Neslihan Darnel, Aroma Birinci Ligleri'nde bayanlarda 4'üncü, erkeklerde ise 5'inci hafta maçları geride kalırken, takımına kazandırdığı 126 sayıyla lider durumda bulunuyor.
Darnel, 4 maçta ürettiği 126 sayıyla, Aroma Erkekler Birinci Ligi'nde sezon başından bu yana 5 maçta 119 sayı üreten Fenerbahçe Grundig'in Sırp sayı makinesi Ivan Miljkovic'i bile geride bıraktı.
Neslihan Darnel'i, bayanlarda Pursaklar Voleybol İhtisas'ın ABD'li smaçörü Sonja Elizabeth Newcombe 99 sayıyla takip ederken, Nilüfer Belediye'nin milli oyuncusu Polen Uslupehlivan ise 95 sayıyla üçüncü sırayı elde etti.
Erkeklerde ise 119 sayıyla lider durumda bulunan Miljkovic'in ardından, Halk Bankası'nın Letonyalı smaçörü Gundars Celitans 103 sayıyla ikinci, Maliye Milli Piyango'nun Makedon oyuncusu Nikola Gjorgiev de üçüncü sırada yer aldı.
8 Kasım 2011, NtvSpor
Güzel Haber bulmakta zorlandığımız şu günlerde, olumlu ve iyi gelişmeleri elimden geldiğince sizlere ulaştırmaya çalışacağım...
8 Kasım 2011 Salı
Kayseri'den büyük çıkış
Erciyes, dünyanın kök hücre üretim merkezi olmaya aday
Geçtiğimiz ay “Uluslararası Birinci Kök Hücre Araştırmaları ve Uygulamaları Konferansı”nin düzenlendiği Kayseri Erciyes Üniversitesi, 25 ülkeden 550 katılımcıya ev sahipliği yaptı. Üniversitenin Biyoteknoloji Araştırma Merkezi Yönetim Kurulu Üyesi ve Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Mustafa Çetin, toplantının ardından Habertürk Gazetesi’ne özel açıklamalarda bulundu. Türkiye’nin geçmişte bilim alanında gerçekleştirilen devrimlerin çoğunu kaçırdığını ancak günümüz biyolojik bilim devrimini kaçırmaması gerektiğini söyleyen ve kök hücre tedavilerinin geleceğin tedavileri olduğuna dikkat çeken Çetin, “Tedavi amaçlı ilaç ve kimyasal maddelerin büyük maliyetleri bulunuyor ve bu şekilde elde edilen bir ürünün ilaç haline gelmesi bir-bir buçuk milyar doları buluyor; Bu ilaçtan on yıllık patent hakkı boyunca en az on katı kazanılmalı ki çöpe atılan diğer yüzlerce ilacın parası çıksın” diyor.
KİMYASAL İLACIN MODASI GEÇECEK
Önümüzdeki 20 yıl içinde kalp, akciğer, karaciğer ve kanser gibi 4 önemli hastalığın tedavisinin küresel ekonomiye tam 47 trilyon dolar yük getirmesinin beklendiğini söyleyen ve “Ülkemiz gelişmek istiyorsa 47 trilyon dolardan pay alma fırsatını kaçırmamalı” diyen Çetin önümüzde ki 50 yıl içinde kimyasal ilaçlarla tedavi yerine, insan doğa ve bedenine daha uygun hücresel tedavilerin ön plana geçeceğini iddia ediyor. “İnsan yapıtaşını oluşturan hücrelerle gerçekleşecek tedaviler ve sağlıklı hücreleri dışarıda üretip insanlara aktarma, gelecek 50 yılın tedavi modelini oluşturacak” diyen Çetin’e göre, hücrenin kendini yenileyebilme özelliği; yaşlanmış, eskimiş, bozulmuş ve hastalanmış organları yenileme anlamına geliyor ve henüz yolun başında olunsa da bu tedavileri Türkiye’de de geliştirmek için hiçbir engel bulunmuyor.
UZAY İSTASYONU GİBİ MERKEZ
Açılışı 2 ay sonra gerçekleşecek olan ve içinde kök hücre araştırma merkezinin bulunduğu biyoteknoloji merkezini, “Uzay istasyonu gibi” sözleriyle tanımlayan Çetin, “Bu merkezde hücre üretmeyi ve bunlarla hastaları tedavi etmeyi hedefliyoruz” diyor. Bu merkezde (biyoteknolojiyle) yanık için cilt hücresi, kemik hasarları ve hastalıkları için kıkırdak ve kemik dokusu üretileceklerini bunun yanında karaciğer, akciğer, soluk borusu, göz ve sinir hücrelerini üretmekle kalmayıp bu ürünlerin patentini alarak yurtdışına satma amacında olduklarını belirten Çetin, sadece araştırma merkezi olmayı değil kök hücre üretim merkezi haline gelmeyi istediklerine de dikkat çekerek “Başlangıcından itibaren biyolojik ürünleri pazarlayacağımız ticari bir sistem kuruyoruz” diyor.
8 Kasım 2011, HaberTürk
Geçtiğimiz ay “Uluslararası Birinci Kök Hücre Araştırmaları ve Uygulamaları Konferansı”nin düzenlendiği Kayseri Erciyes Üniversitesi, 25 ülkeden 550 katılımcıya ev sahipliği yaptı. Üniversitenin Biyoteknoloji Araştırma Merkezi Yönetim Kurulu Üyesi ve Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Mustafa Çetin, toplantının ardından Habertürk Gazetesi’ne özel açıklamalarda bulundu. Türkiye’nin geçmişte bilim alanında gerçekleştirilen devrimlerin çoğunu kaçırdığını ancak günümüz biyolojik bilim devrimini kaçırmaması gerektiğini söyleyen ve kök hücre tedavilerinin geleceğin tedavileri olduğuna dikkat çeken Çetin, “Tedavi amaçlı ilaç ve kimyasal maddelerin büyük maliyetleri bulunuyor ve bu şekilde elde edilen bir ürünün ilaç haline gelmesi bir-bir buçuk milyar doları buluyor; Bu ilaçtan on yıllık patent hakkı boyunca en az on katı kazanılmalı ki çöpe atılan diğer yüzlerce ilacın parası çıksın” diyor.
KİMYASAL İLACIN MODASI GEÇECEK
Önümüzdeki 20 yıl içinde kalp, akciğer, karaciğer ve kanser gibi 4 önemli hastalığın tedavisinin küresel ekonomiye tam 47 trilyon dolar yük getirmesinin beklendiğini söyleyen ve “Ülkemiz gelişmek istiyorsa 47 trilyon dolardan pay alma fırsatını kaçırmamalı” diyen Çetin önümüzde ki 50 yıl içinde kimyasal ilaçlarla tedavi yerine, insan doğa ve bedenine daha uygun hücresel tedavilerin ön plana geçeceğini iddia ediyor. “İnsan yapıtaşını oluşturan hücrelerle gerçekleşecek tedaviler ve sağlıklı hücreleri dışarıda üretip insanlara aktarma, gelecek 50 yılın tedavi modelini oluşturacak” diyen Çetin’e göre, hücrenin kendini yenileyebilme özelliği; yaşlanmış, eskimiş, bozulmuş ve hastalanmış organları yenileme anlamına geliyor ve henüz yolun başında olunsa da bu tedavileri Türkiye’de de geliştirmek için hiçbir engel bulunmuyor.
UZAY İSTASYONU GİBİ MERKEZ
Açılışı 2 ay sonra gerçekleşecek olan ve içinde kök hücre araştırma merkezinin bulunduğu biyoteknoloji merkezini, “Uzay istasyonu gibi” sözleriyle tanımlayan Çetin, “Bu merkezde hücre üretmeyi ve bunlarla hastaları tedavi etmeyi hedefliyoruz” diyor. Bu merkezde (biyoteknolojiyle) yanık için cilt hücresi, kemik hasarları ve hastalıkları için kıkırdak ve kemik dokusu üretileceklerini bunun yanında karaciğer, akciğer, soluk borusu, göz ve sinir hücrelerini üretmekle kalmayıp bu ürünlerin patentini alarak yurtdışına satma amacında olduklarını belirten Çetin, sadece araştırma merkezi olmayı değil kök hücre üretim merkezi haline gelmeyi istediklerine de dikkat çekerek “Başlangıcından itibaren biyolojik ürünleri pazarlayacağımız ticari bir sistem kuruyoruz” diyor.
8 Kasım 2011, HaberTürk
Bor'la çalışan araç görücüye çıktı
Hammaddesi bor olan yakıt pilleriyle çalışan araç görücüye çıktı...
Dünya bor rezervlerinin yüzde 70'inden fazlasına sahip olan Türkiye'de, bor üzerine tamamlanan ve devam eden projelerin çıtası, borla çalışan otomobilin test edilmesiyle yükseldi. Toplam 334 proje başvurusu yapılan ve 101'i tamamlanan borun kullanım çalışmalarında, Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Nihat Ergün'ün borhidrür ile çalışan aracın test sürüşünü gerçekleştirmesi, yerli otomobil üretiminin tartışıldığı bugünlerde heyecan yaptı.
Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Nihat Ergün, Türkiye Bilimsel ve Teknolojik Araştırma Kurumu (TÜBİTAK) ve Ulusal Bor Araştırma Enstitüsü bünyesinde yürütülen proje kapsamında Sodyum Borhidrürlü Yakıt Pilli aracı test etti.
Sodyum Borhidrür Yakıt Pilli Araç projesi 2009 yılı aralık ayında Ulusal Bor Araştırma Enstitüsü (BOREN) desteğiyle TÜBİTAK Marmara Araştırma Merkezi'nde (MAM) başladı. Proje kapsamında araç üzerine entegre borhidrürden hidrojen üreten sistem geliştirildi ve yine araç üzerinde bulunan yakıt piline beslenerek aracı sürmek için gerekli enerji üretildi.
AA muhabirinin borla çalışan araca ilişkin sorularını yanıtlayan Ergün, Türkiye'nin 2023 vizyonu çerçevesindeki en önemli hedeflerinden birinin, küresel çapta markalar oluşturmak olduğuna işaret etti.
Ergün, bu hedef doğrultusunda Bakanlık olarak otomotiv sektörüne yönelik çalışmaların başında, yerli bir otomobil markası oluşturmak geldiğini hatırlatarak, içten yanmalı motor teknolojileriyle birlikte, yeni nesil teknolojilere, bu alandaki çalışmalara da ayrı bir önem verdiklerini söyledi.
Bugün dünyada otomotiv sektöründe mevcut teknolojilerin yanı sıra elektrikli ve hibrit elektrikli araçlar gibi yeni nesil teknolojilerde de yoğun çalışmalar yapıldığını vurgulayan Ergün, Bakanlık olarak dünyadaki gelişmelere paralel olarak, elektrikli ve hibrit elektrikli araçlar gibi, alternatif yakıt teknolojileri kullanan araçlar konusundaki çalışmalara önemli destekler verdiklerini ifade etti.
Bakan Ergün, hammaddesi bor olan yakıt pilleriyle çalışan araçlar konusunda Türkiye'de önemli çalışmalar yapıldığını belirterek, şunları kaydetti:
''Dünya bor rezervinin yüzde 70'inin ülkemizde bulunması bu alandaki çalışmalarımıza ayrı bir anlam katmaktadır. Niçin ülkemizdeki bor hammadde potansiyelimizi kullanmayalım? Yapılan araştırma ve geliştirme faaliyetleri, cam, seramik, tarım ve çimento gibi sektörlerde başarıyla kullanılan bor elementinin, otomotiv sanayisinde de etkili bir biçimde kullanılabileceğini gösteriyor.
Günümüz elektrikli araçlarda lityum iyon piller kullanılıyor. Ancak bu piller araç içerisinde fazla yer kaplıyor ve hacmine göre düşük verimde enerji sağlıyor. Yapılan araştırmalar bor kullanılan yakıt pillerinin mevcut pillere nazaran birçok avantajı olduğunu gösteriyor. Bor içerikli pillerdeki verimliliğin oldukça yüksek değerlerde olması, elektrik üretim sürecinde hareketli hiçbir parça bulunmaması nedeniyle gayet sessiz çalışması, düşük hacimli ve uzun ömürlü olması ve motorlardaki gaz emisyonlarının da oldukça düşük olması diğer pillere göre bor yakıtlı pillerin önemli avantajları arasındadır.''
-''TSK'nın araçlarında da kullanılabilir''-
Bu çerçevede, bor içerikli yakıt pilleri geliştirilmesi amacıyla, TÜBİTAK ve Ulusal Bor Araştırma Enstitüsü bünyesinde bir proje yürütüldüğüne işaret eden Ergün, söz konusu proje çalışmaları sonucu yapılan testlerde gayet olumlu ve güzel sonuçlar alındığını bildirdi.
Bakan Ergün, kendisinin de bor içerikli pil ile çalışan otomobille yaptığı test sürüşünde aracın performansından oldukça memnun kaldığını ifade ederek, şunları söyledi:
''Bor içerikli bu yakıt pilleri, farklı bir alternatif olarak karşımızda duruyor. Yerli otomobil üretimi için girişimde bulunacakların üretim aşamasında bu konuya yönelik de ARGE çalışmaları yapmaları gerekiyor. Geliştirilecek bu piller sadece otomotiv sanayinde değil, savunma sanayinde de kullanılabilir. Özellikle, Türk Silahlı Kuvvetlerinin arazide kullandıkları ağır bataryalar yerine daha hafif ve daha fazla enerji veren bu pillerin kullanılması mümkündür.
Bu alana yönelik yapılan tüm çalışmalardan amacımız Türkiye'yi, teknolojiyi takip eden değil, belirleyen bir ülke haline getirmektir. Kendi potansiyelimizi açığa çıkaracak bu tür yenilikçi projeler, bizim için son derece değerlidir, anlamlıdır. Bakanlık olarak her zaman teknolojik gelişmenin, araştırma ve geliştirme faaliyetlerinin ve de yüksek katma değer oluşturan projelerin destekçisi olduğumuzu da hatırlatmak istiyorum.''
-Sodyum Borhidrür Yakıt Pilli Araç-
Araca ilişkin verilen bilgiye göre, proje kapsamında araca uygun yakıt depolama, gaz yıkama, hidrojen üretim reaktörünün tasarımı ve üretim katalizörlerinin sentezi yapıldı. Üretilen katalizör proje kapsamında özel olarak sentezlendi. Başlangıç anından itibaren 3 dakika içinde tam kapasitede gaz üretimine başlayan sistemde, üretilen gaz 3 kW'lık yakıt pilini sürekli olarak çalıştırabilmekte. 3 kW'lık yakıt pili sistemi proje kapsamında özel olarak tasarlandı.
Tamamen yerli yapım olarak gerçekleştirilen araç içerisinde 20 beygirlik elektrik motoru bulunuyor. Proje için özel olarak yaptırılan tamamen yerli motor ile aracın maksimum hızı 80 km/saat ve menzili 100 km olarak ölçüldü. Araç 1 kilogram borhidrür ile 35 kilometre yol gidebiliyor.
-885 milyon tonluk kaynak-
Ulusal Bor Araştırma Enstitüsü (BOREN) verilerine göre, dünya rezervinin yüzde 70'inden fazlasına sahip olan Türkiye'de yaklaşık 900 milyon ton bor rezervi tespit edildi.
Tarım, ahşap, selülozik izolasyon, çimento, yakıt, enerji alanında kullanımı için 101'i tamamlanmış, 43'ü devam eden, 24'ü değerlendirme ve 1'i onaylanıp sözleşme aşamasında olan projeyle birlikte toplam 334 çalışma bulunan borla ilgili en son ''Doğrudan Sodyum Bor Hidrürlü Yakıt Pili Üretimi ve Entegrasyonu''yla ilgili Türk patent Enstitüsü'nden patent de alındı.
Dünyada bilinen bor rezervlerinin ülkelere göre dağılımı ise şöyle:
Ülke Toplam Rezerv (Bin ton)
Türkiye
885.000
ABD
80.000
Rusya
35.000
Çin
47.000
Arjantin
9.000
Bolivya
19.000
Şili
41.000
Peru
22.000
Kazakistan
102.000
İran
1.000
Toplam
1.241.000
7 Kasım 2011, SamanyoluHaber
Dünya bor rezervlerinin yüzde 70'inden fazlasına sahip olan Türkiye'de, bor üzerine tamamlanan ve devam eden projelerin çıtası, borla çalışan otomobilin test edilmesiyle yükseldi. Toplam 334 proje başvurusu yapılan ve 101'i tamamlanan borun kullanım çalışmalarında, Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Nihat Ergün'ün borhidrür ile çalışan aracın test sürüşünü gerçekleştirmesi, yerli otomobil üretiminin tartışıldığı bugünlerde heyecan yaptı.
Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Nihat Ergün, Türkiye Bilimsel ve Teknolojik Araştırma Kurumu (TÜBİTAK) ve Ulusal Bor Araştırma Enstitüsü bünyesinde yürütülen proje kapsamında Sodyum Borhidrürlü Yakıt Pilli aracı test etti.
Sodyum Borhidrür Yakıt Pilli Araç projesi 2009 yılı aralık ayında Ulusal Bor Araştırma Enstitüsü (BOREN) desteğiyle TÜBİTAK Marmara Araştırma Merkezi'nde (MAM) başladı. Proje kapsamında araç üzerine entegre borhidrürden hidrojen üreten sistem geliştirildi ve yine araç üzerinde bulunan yakıt piline beslenerek aracı sürmek için gerekli enerji üretildi.
AA muhabirinin borla çalışan araca ilişkin sorularını yanıtlayan Ergün, Türkiye'nin 2023 vizyonu çerçevesindeki en önemli hedeflerinden birinin, küresel çapta markalar oluşturmak olduğuna işaret etti.
Ergün, bu hedef doğrultusunda Bakanlık olarak otomotiv sektörüne yönelik çalışmaların başında, yerli bir otomobil markası oluşturmak geldiğini hatırlatarak, içten yanmalı motor teknolojileriyle birlikte, yeni nesil teknolojilere, bu alandaki çalışmalara da ayrı bir önem verdiklerini söyledi.
Bugün dünyada otomotiv sektöründe mevcut teknolojilerin yanı sıra elektrikli ve hibrit elektrikli araçlar gibi yeni nesil teknolojilerde de yoğun çalışmalar yapıldığını vurgulayan Ergün, Bakanlık olarak dünyadaki gelişmelere paralel olarak, elektrikli ve hibrit elektrikli araçlar gibi, alternatif yakıt teknolojileri kullanan araçlar konusundaki çalışmalara önemli destekler verdiklerini ifade etti.
Bakan Ergün, hammaddesi bor olan yakıt pilleriyle çalışan araçlar konusunda Türkiye'de önemli çalışmalar yapıldığını belirterek, şunları kaydetti:
''Dünya bor rezervinin yüzde 70'inin ülkemizde bulunması bu alandaki çalışmalarımıza ayrı bir anlam katmaktadır. Niçin ülkemizdeki bor hammadde potansiyelimizi kullanmayalım? Yapılan araştırma ve geliştirme faaliyetleri, cam, seramik, tarım ve çimento gibi sektörlerde başarıyla kullanılan bor elementinin, otomotiv sanayisinde de etkili bir biçimde kullanılabileceğini gösteriyor.
Günümüz elektrikli araçlarda lityum iyon piller kullanılıyor. Ancak bu piller araç içerisinde fazla yer kaplıyor ve hacmine göre düşük verimde enerji sağlıyor. Yapılan araştırmalar bor kullanılan yakıt pillerinin mevcut pillere nazaran birçok avantajı olduğunu gösteriyor. Bor içerikli pillerdeki verimliliğin oldukça yüksek değerlerde olması, elektrik üretim sürecinde hareketli hiçbir parça bulunmaması nedeniyle gayet sessiz çalışması, düşük hacimli ve uzun ömürlü olması ve motorlardaki gaz emisyonlarının da oldukça düşük olması diğer pillere göre bor yakıtlı pillerin önemli avantajları arasındadır.''
-''TSK'nın araçlarında da kullanılabilir''-
Bu çerçevede, bor içerikli yakıt pilleri geliştirilmesi amacıyla, TÜBİTAK ve Ulusal Bor Araştırma Enstitüsü bünyesinde bir proje yürütüldüğüne işaret eden Ergün, söz konusu proje çalışmaları sonucu yapılan testlerde gayet olumlu ve güzel sonuçlar alındığını bildirdi.
Bakan Ergün, kendisinin de bor içerikli pil ile çalışan otomobille yaptığı test sürüşünde aracın performansından oldukça memnun kaldığını ifade ederek, şunları söyledi:
''Bor içerikli bu yakıt pilleri, farklı bir alternatif olarak karşımızda duruyor. Yerli otomobil üretimi için girişimde bulunacakların üretim aşamasında bu konuya yönelik de ARGE çalışmaları yapmaları gerekiyor. Geliştirilecek bu piller sadece otomotiv sanayinde değil, savunma sanayinde de kullanılabilir. Özellikle, Türk Silahlı Kuvvetlerinin arazide kullandıkları ağır bataryalar yerine daha hafif ve daha fazla enerji veren bu pillerin kullanılması mümkündür.
Bu alana yönelik yapılan tüm çalışmalardan amacımız Türkiye'yi, teknolojiyi takip eden değil, belirleyen bir ülke haline getirmektir. Kendi potansiyelimizi açığa çıkaracak bu tür yenilikçi projeler, bizim için son derece değerlidir, anlamlıdır. Bakanlık olarak her zaman teknolojik gelişmenin, araştırma ve geliştirme faaliyetlerinin ve de yüksek katma değer oluşturan projelerin destekçisi olduğumuzu da hatırlatmak istiyorum.''
-Sodyum Borhidrür Yakıt Pilli Araç-
Araca ilişkin verilen bilgiye göre, proje kapsamında araca uygun yakıt depolama, gaz yıkama, hidrojen üretim reaktörünün tasarımı ve üretim katalizörlerinin sentezi yapıldı. Üretilen katalizör proje kapsamında özel olarak sentezlendi. Başlangıç anından itibaren 3 dakika içinde tam kapasitede gaz üretimine başlayan sistemde, üretilen gaz 3 kW'lık yakıt pilini sürekli olarak çalıştırabilmekte. 3 kW'lık yakıt pili sistemi proje kapsamında özel olarak tasarlandı.
Tamamen yerli yapım olarak gerçekleştirilen araç içerisinde 20 beygirlik elektrik motoru bulunuyor. Proje için özel olarak yaptırılan tamamen yerli motor ile aracın maksimum hızı 80 km/saat ve menzili 100 km olarak ölçüldü. Araç 1 kilogram borhidrür ile 35 kilometre yol gidebiliyor.
-885 milyon tonluk kaynak-
Ulusal Bor Araştırma Enstitüsü (BOREN) verilerine göre, dünya rezervinin yüzde 70'inden fazlasına sahip olan Türkiye'de yaklaşık 900 milyon ton bor rezervi tespit edildi.
Tarım, ahşap, selülozik izolasyon, çimento, yakıt, enerji alanında kullanımı için 101'i tamamlanmış, 43'ü devam eden, 24'ü değerlendirme ve 1'i onaylanıp sözleşme aşamasında olan projeyle birlikte toplam 334 çalışma bulunan borla ilgili en son ''Doğrudan Sodyum Bor Hidrürlü Yakıt Pili Üretimi ve Entegrasyonu''yla ilgili Türk patent Enstitüsü'nden patent de alındı.
Dünyada bilinen bor rezervlerinin ülkelere göre dağılımı ise şöyle:
Ülke Toplam Rezerv (Bin ton)
Türkiye
885.000
ABD
80.000
Rusya
35.000
Çin
47.000
Arjantin
9.000
Bolivya
19.000
Şili
41.000
Peru
22.000
Kazakistan
102.000
İran
1.000
Toplam
1.241.000
7 Kasım 2011, SamanyoluHaber
Genç mühendis tablet üretti
Kosgeb'ten aldığı krediyle tablet bilgisayar üretimine başlayan 31 yaşındaki elektrik- elektronik mühendisi Ufuk Tezcan projesine destek arıyor.
Kosgeb'ten aldığı krediyle tablet bilgisayar üretimine başlayan 31 yaşındaki elektrik- elektronik mühendisi Ufuk Tezcan projesine destek arıyor. Tezcan 100 dolara satışa sunduğu tablet bilgisayarın müşterilerin hizmetine göre tasarladığını söylerken tek sorununun ise pazarlama olduğunu belirterek 'Pazarlamada yetersiz kalıyoruz.Sadece internet üzerinden satış yapabiliyoruz' dedi
Adapazarı'nda kurduğu küçük işyerinde tablet üretimine başlayan Elektrik elektronik mühendisi Ufuk Tezcan, üretime piyasaya yeni çıkan tablet bilgisayarlardan satın aldıktan sonra cihazı parçalayıp teknik donanımımı inceledikten sonra karar verdiğini söyledi. Tezcan 'Bu bilgisayarın aynısını üretebileceğimi düşünerek bir proje hazırladım' diyerek şunları söyledi
"Bir yıl önce klima fabrikasında ARGE bölümünde çalışıyordum. 4 senelik orada bir deneyimden sonra bu ürünü bir şekilde çıkarmayı öğrendik. Bunun sonucunda kafamızda tablet bilgisayar yapma ile ilgili bir projemiz vardı. Bu konuyla ilgili devlete KOSGEBE başvuru yaptık. KOSGEB' den belli bir destek aldıktan sonra projemize başladık ve sonuca vardık. Ürünümüzü çıkardık. 5 çeşit tabletimiz bulunmakta. 2 kasamız bir tane 10 inç tanede 7 inç ürünümüz bulunmakta. Ürünlerimizi müşterilerimizin isteğine göre konfiliğe edebiliyoruz. Tüm tasarımı bize ait olduğu için müşteri ne isterse onu yapabiliyoruz.
Sakarya'da üretilen tablet bilgisayardaki parçalarının bazılarını Türkiye'den tedarik ettiklerini de söyleyen Tezcan sözlerine şöyle devam etti
" Aynı şekilde cihazın içine Navigasyon da koyabiliyoruz. Okul projelerinde kalem kullanmak gerekiyor. Onlara özellikle dokunmatik panel yapıyoruz. Okul projelerinde olsun diğer projelerde olsun. Şu anda imalatına başladık 4 aydır imalat yapıyoruz. Bu kapsamda tüm kalıplarını Türkiye de tüm metal aksamı Türkiye de tüm elektronik kart Türkiye'de üretiliyor. Diğer parçalarımızı da Türkiye'de üretmek için çalışmalar yapıyoruz. Diğer parçalar pil olsun ekran olsun yavaş yavaş bunları da geliştirmeye çalışıyoruz. Gelinen son noktada projeyi bitirdik. Türkiye'ye güzel bir ürün kattık. Tüm ARGEsi bizde olduğu içinde yani her müşteri hizmetine göre tasarlayabiliyoruz.
Tezcan hastanelerde yataklı tedavi gören her hastanın başına bir tablet bilgisayar konularak takip edilmesiyle ilgili Sağlık Bakanlığı için proje de hazırladıklarını Sağlık bakanlığına bir proje yapmak istiyoruz. Hasta başına bir tablet bilgisayara tüm verileri oradan kontrol edebilirsiniz. Bir çok projede tabletler kullanılacak. Gelinen noktada bilgisayarların yerini notebooklar aldıysa notebookların yerini de tabletler alacak^ diye konuştu.
8 Kasım 2011, SamanyoluHaber
Kosgeb'ten aldığı krediyle tablet bilgisayar üretimine başlayan 31 yaşındaki elektrik- elektronik mühendisi Ufuk Tezcan projesine destek arıyor. Tezcan 100 dolara satışa sunduğu tablet bilgisayarın müşterilerin hizmetine göre tasarladığını söylerken tek sorununun ise pazarlama olduğunu belirterek 'Pazarlamada yetersiz kalıyoruz.Sadece internet üzerinden satış yapabiliyoruz' dedi
Adapazarı'nda kurduğu küçük işyerinde tablet üretimine başlayan Elektrik elektronik mühendisi Ufuk Tezcan, üretime piyasaya yeni çıkan tablet bilgisayarlardan satın aldıktan sonra cihazı parçalayıp teknik donanımımı inceledikten sonra karar verdiğini söyledi. Tezcan 'Bu bilgisayarın aynısını üretebileceğimi düşünerek bir proje hazırladım' diyerek şunları söyledi
"Bir yıl önce klima fabrikasında ARGE bölümünde çalışıyordum. 4 senelik orada bir deneyimden sonra bu ürünü bir şekilde çıkarmayı öğrendik. Bunun sonucunda kafamızda tablet bilgisayar yapma ile ilgili bir projemiz vardı. Bu konuyla ilgili devlete KOSGEBE başvuru yaptık. KOSGEB' den belli bir destek aldıktan sonra projemize başladık ve sonuca vardık. Ürünümüzü çıkardık. 5 çeşit tabletimiz bulunmakta. 2 kasamız bir tane 10 inç tanede 7 inç ürünümüz bulunmakta. Ürünlerimizi müşterilerimizin isteğine göre konfiliğe edebiliyoruz. Tüm tasarımı bize ait olduğu için müşteri ne isterse onu yapabiliyoruz.
Sakarya'da üretilen tablet bilgisayardaki parçalarının bazılarını Türkiye'den tedarik ettiklerini de söyleyen Tezcan sözlerine şöyle devam etti
" Aynı şekilde cihazın içine Navigasyon da koyabiliyoruz. Okul projelerinde kalem kullanmak gerekiyor. Onlara özellikle dokunmatik panel yapıyoruz. Okul projelerinde olsun diğer projelerde olsun. Şu anda imalatına başladık 4 aydır imalat yapıyoruz. Bu kapsamda tüm kalıplarını Türkiye de tüm metal aksamı Türkiye de tüm elektronik kart Türkiye'de üretiliyor. Diğer parçalarımızı da Türkiye'de üretmek için çalışmalar yapıyoruz. Diğer parçalar pil olsun ekran olsun yavaş yavaş bunları da geliştirmeye çalışıyoruz. Gelinen son noktada projeyi bitirdik. Türkiye'ye güzel bir ürün kattık. Tüm ARGEsi bizde olduğu içinde yani her müşteri hizmetine göre tasarlayabiliyoruz.
Tezcan hastanelerde yataklı tedavi gören her hastanın başına bir tablet bilgisayar konularak takip edilmesiyle ilgili Sağlık Bakanlığı için proje de hazırladıklarını Sağlık bakanlığına bir proje yapmak istiyoruz. Hasta başına bir tablet bilgisayara tüm verileri oradan kontrol edebilirsiniz. Bir çok projede tabletler kullanılacak. Gelinen noktada bilgisayarların yerini notebooklar aldıysa notebookların yerini de tabletler alacak^ diye konuştu.
8 Kasım 2011, SamanyoluHaber
Burak Yılmaz’ın rakibi Messi
Spor Toto Süper Lig’de 8 maçta 13 gol atarak maç başına 1,63 gol ortalamasına ulaşan Burak Yılmaz, yakaladığı gol ortalamasıyla Avrupa’da liglerinde mücadele eden bir çok yıldız golcüyü de geride bıraktı.
Trabzonspor formasıyla 8 maçta 13 gol kaydeden Burak Yılmaz, yakaladığı performansla Avrupa’daki meslektaşlarına da adeta parmak ısırtıyor.
Bordo-mavili takımın golcüsü, 30’uncu haftası geride kalan Rusya ligleri hariç, Avrupa’daki diğer liglerde en fazla gol atan futbolcular sıralamasında, 11 maçta 14 gole ulaşan Barcelona’nın Arjantinli yıldızı Messi’nin hemen ardından gelen 13 gollü 3 oyuncudan birisi oldu.
Burak Yılmaz, gol ortalaması bakımından ise maç başına 1,63 gol ortalamasıyla Avrupa’daki tüm liglerin en golcü ismi oldu.
Bu arada, 30’uncu haftası geride kalan Rusya Ligi’nde CSKA Moskova’nın golcü oyuncusu Seydou Doumbia, 28 maçta 23 gol atarak maç fazlasıyla Avrupa liglerinde en fazla gol atan oyuncu konumunda bulunuyor.
Rusya Ligi hariç kendi liglerinde en fazla gol atan ilk iki oyuncudan oluşan golcüler listesi şu şekilde:
Futbolcu: Attığı gol sayısı:
1. Messi (Barcelona) 14
2. Burak Yılmaz (Trabzonspor) 13
Ronaldo (Real Madrid) 13
Mario Gomez (Bayern Münih) 13
3. Robin Van Persie (Arsenal) 11
Claudio Pizarro (Werder Bremen) 11
Dries Mertens (PSV Eindhoven) 11
4. Edin Dzeko (Manchester City 10
Marc Janko (Twente) 10
5. Papa Babacar Diawara (Maritimo) 9
6. Olivier Giroud (Montpellier) 8
Kevin Gameiro (Paris Saint Germain) 8
Di Natale Antonio (Udinese) 8
7. Denis German Gustavo (Atalanta) 7
Ricky Van Wolfswinkel (Sporting) 7
Edgar Bruno da Silva (Guimares) 7
8. Webo (İstanbul Büyükşehir Belediyespor) 6
8 Kasım 2011, Hürriyet
Trabzonspor formasıyla 8 maçta 13 gol kaydeden Burak Yılmaz, yakaladığı performansla Avrupa’daki meslektaşlarına da adeta parmak ısırtıyor.
Bordo-mavili takımın golcüsü, 30’uncu haftası geride kalan Rusya ligleri hariç, Avrupa’daki diğer liglerde en fazla gol atan futbolcular sıralamasında, 11 maçta 14 gole ulaşan Barcelona’nın Arjantinli yıldızı Messi’nin hemen ardından gelen 13 gollü 3 oyuncudan birisi oldu.
Burak Yılmaz, gol ortalaması bakımından ise maç başına 1,63 gol ortalamasıyla Avrupa’daki tüm liglerin en golcü ismi oldu.
Bu arada, 30’uncu haftası geride kalan Rusya Ligi’nde CSKA Moskova’nın golcü oyuncusu Seydou Doumbia, 28 maçta 23 gol atarak maç fazlasıyla Avrupa liglerinde en fazla gol atan oyuncu konumunda bulunuyor.
Rusya Ligi hariç kendi liglerinde en fazla gol atan ilk iki oyuncudan oluşan golcüler listesi şu şekilde:
Futbolcu: Attığı gol sayısı:
1. Messi (Barcelona) 14
2. Burak Yılmaz (Trabzonspor) 13
Ronaldo (Real Madrid) 13
Mario Gomez (Bayern Münih) 13
3. Robin Van Persie (Arsenal) 11
Claudio Pizarro (Werder Bremen) 11
Dries Mertens (PSV Eindhoven) 11
4. Edin Dzeko (Manchester City 10
Marc Janko (Twente) 10
5. Papa Babacar Diawara (Maritimo) 9
6. Olivier Giroud (Montpellier) 8
Kevin Gameiro (Paris Saint Germain) 8
Di Natale Antonio (Udinese) 8
7. Denis German Gustavo (Atalanta) 7
Ricky Van Wolfswinkel (Sporting) 7
Edgar Bruno da Silva (Guimares) 7
8. Webo (İstanbul Büyükşehir Belediyespor) 6
8 Kasım 2011, Hürriyet
Hırvatistan'ın kadrosu belli oldu
Hırvatistan Milli Takımı'nın kadrosu ve programı belli oldu
A Milli Takımımızın, 2012 Avrupa Şampiyonası play-off turundaki rakibi Hırvatistan'ın, Türkiye'deki kamp programı belli oldu.
A Milli Takımımız ile 11 Kasım Cuma günü karşılaşacak Hırvatistan Milli Takımı, 9 Kasım Çarşamba günü saat 20.25'te charter uçuş ile İstanbul'a inecek ve Hilton Hotel'de kampa girecek.
Hırvatistan Milli Takımı'nın Türkiye'de yapacağı ilk ve tek antrenman 10 Kasım Perşembe günü saat 19.30'da Türk Telekom Arena'da gerçekleştirilecek ve bu idmanın ilk 15 dakikası basın mensuplarına açık olacak.
Bu antrenmandan önce ise saat 19.00'da Türk Telekom Arena'da Hırvatistan Milli Takımı Teknik Direktörü Slaven Bilic ile Hırvat futbolcuların katılacağı bir basın toplantısı düzenlenecek.
Hırvatistan Milli Takımı, Türkiye-Hırvatistan maçının hemen ardından saat 00.15'te charter uçuş ile ülkemizden ayrılacak.
Hırvatistan Milli Takımı'nda şu oyuncular bulunuyor:
Kaleciler: Stipe Pletikosa (FC Rostov), Danijel Subasic (Hajduk Split), Ivan Kelava (Dinamo Zagreb)
Defans: Darijo Srna (Shakhtar Donetsk), Vedran Corluka (Tottenham Hotspur), Josip Simunic (Dinamo Zagreb), Sime Vrsaljko (Dinamo Zagreb), Dejan Lovren (O. Lyon), Jurica Buljat (Maccabi Haifa), Gordon Schildenfeld (Eintracht Frankfurt), Domagoj Vida (Dinamo Zagreb), Manul Pamic (Sparta Prag)
Orta Saha: Jerko Leko (Dinamo Zagreb), Ivan Rakitic (Sevilla), Luka Modric (Tottenham Hotspur), Ognjen Vukocevic (Dinamo Kiev), Ivan Perisic (Borussia Dortmund), Ivo Ilicevic (Hamburger SV), Tomislav Dujmovic (Dinamo Moskova), Danijel Pranjic (Bayern Münih), Mato Jajalo (Köln)
Forvet: Mario Mandzukic (Wolfsburg), Eduardo Da Silva (Shakhtar Donetsk), Ivica Olic (Bayern Münih), Nikica Jelavic (G. Rangers), Nikola Kalinic (Dnipro)
8 Kasım 2011, EnSonHaber
A Milli Takımımızın, 2012 Avrupa Şampiyonası play-off turundaki rakibi Hırvatistan'ın, Türkiye'deki kamp programı belli oldu.
A Milli Takımımız ile 11 Kasım Cuma günü karşılaşacak Hırvatistan Milli Takımı, 9 Kasım Çarşamba günü saat 20.25'te charter uçuş ile İstanbul'a inecek ve Hilton Hotel'de kampa girecek.
Hırvatistan Milli Takımı'nın Türkiye'de yapacağı ilk ve tek antrenman 10 Kasım Perşembe günü saat 19.30'da Türk Telekom Arena'da gerçekleştirilecek ve bu idmanın ilk 15 dakikası basın mensuplarına açık olacak.
Bu antrenmandan önce ise saat 19.00'da Türk Telekom Arena'da Hırvatistan Milli Takımı Teknik Direktörü Slaven Bilic ile Hırvat futbolcuların katılacağı bir basın toplantısı düzenlenecek.
Hırvatistan Milli Takımı, Türkiye-Hırvatistan maçının hemen ardından saat 00.15'te charter uçuş ile ülkemizden ayrılacak.
Hırvatistan Milli Takımı'nda şu oyuncular bulunuyor:
Kaleciler: Stipe Pletikosa (FC Rostov), Danijel Subasic (Hajduk Split), Ivan Kelava (Dinamo Zagreb)
Defans: Darijo Srna (Shakhtar Donetsk), Vedran Corluka (Tottenham Hotspur), Josip Simunic (Dinamo Zagreb), Sime Vrsaljko (Dinamo Zagreb), Dejan Lovren (O. Lyon), Jurica Buljat (Maccabi Haifa), Gordon Schildenfeld (Eintracht Frankfurt), Domagoj Vida (Dinamo Zagreb), Manul Pamic (Sparta Prag)
Orta Saha: Jerko Leko (Dinamo Zagreb), Ivan Rakitic (Sevilla), Luka Modric (Tottenham Hotspur), Ognjen Vukocevic (Dinamo Kiev), Ivan Perisic (Borussia Dortmund), Ivo Ilicevic (Hamburger SV), Tomislav Dujmovic (Dinamo Moskova), Danijel Pranjic (Bayern Münih), Mato Jajalo (Köln)
Forvet: Mario Mandzukic (Wolfsburg), Eduardo Da Silva (Shakhtar Donetsk), Ivica Olic (Bayern Münih), Nikica Jelavic (G. Rangers), Nikola Kalinic (Dnipro)
8 Kasım 2011, EnSonHaber
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)