7 Şubat 2011 Pazartesi

Erzurum'a Görkemli Kapanış

Erzurum'da düzenlenen 25. Dünya Üniversiteler Kış Oyunları sona erdi. Rusya, madalya sayısında zirveye çıktı. Türkiye, tek gümüşünü buz dansında Alper Uçar-Alisa Agafonova ikilisiyle kazandı. Uluslararası delegasyon organizasyonu övdü.

Türkiye, bir organizasyonu daha alnının akıyla tamamlamayı başardı. 27 Ocak Perşembe günü Cumhurbaşkanı Abdullah Gül ile Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın katılımıyla gerçekleşen muhteşem açılış töreniyle başlayan 25. Dünya Üniversiteler Kış Oyunları, dün yine görkemli şekilde sona erdi. Universiade Erzurum 2011'e en fazla sporcuyla katılan Rusya; 14 altın, 14 gümüş ve 10 bronz ile madalya sıralamasında da zirveye çıktı.
Açılışta olduğu gibi oyunların bitiminde de Anadolu Ateşi, dans gösterileriyle Cemal Gürsel Stadı'nı dolduran sporseverlere keyifli anlar yaşattı. Gecede sanatçı Kıraç da bir konser verdi. 500 kişilik bir ekip, geceli gündüzlü mesai harcayarak organizasyonun kusursuz şekilde noktalanması için çaba sarf etti. Uluslararası Üniversite Sporları Federasyonu (FISU) Başkanı George Killian, "Erzurum'un ev sahipliği ve misafirperverliği sayesinde 25. Dünya Üniversiteler Kış Oyunları'nda şimdiye kadarki en yüksek katılım gerçekleşti ve mükemmel iş çıkardınız." diyerek Türkiye'ye övgü yağdırdı. Törende Spordan Sorumlu Devlet Bakanı Nafiz Faruk Özak, Kültür ve Turizm Bakanı Ertuğrul Günay ile Sağlık Bakanı Recep Akdağ hazır bulundu. Özak, organizasyonu başarıyla noktaladıklarını belirtirken, Turizm Bakanı Ertuğrul Günay, tesisleri kış turizmi için de kullanacaklarını söyledi. Günay, Doğu ve Karadeniz odaklı turizm kalkınma projesi üzerinde çalıştıklarını anlattı.

07.02.2011 Zaman

Dünya Türkçe Öğrenmek İçin Sıraya Girdi



 
Dış politika, kültür, sanat ve turizmde estirilen Türk rüzgârı, Türkçeye ilgiyi artırdı. 30 ülkede Türk dili ve edebiyatı eğitimlerini organize eden TİKA, taleplere yetişemeyince YÖK ile işbirliği yaptı. Artık Türkoloji bölümü açmak isteyen yabancı üniversiteler ile Türkiye'dekiler 'kardeş' olacak. Bölümlere denklik de sağlanacak.


Türkiye'nin son yıllardaki etkin dış siyaseti, 64 ülkeyle vizelerin kaldırılması, işadamlarının dünyada yaptığı yatırımlar ve dizi film ihracı, dünyada Türkçeye rağbeti artırdı. Kuveyt'ten Katar'a, Etiyopya'dan Sudan'a, Peru'dan Küba'ya ve Kuzey Kore'den Hindistan'a kadar 100'e yakın ülke, Türkçe öğrenmek için sıraya girdi. Hâlihazırda 30 ülkede Türk dili ve edebiyatı (Türkoloji) eğitimlerini organize eden Türk İşbirliği ve Kalkınma İdaresi Başkanlığı (TİKA), gelen taleplere yetişemeyince Yükseköğretim Kurulu (YÖK) ile işbirliği yaptı. Türkoloji uzmanları, üniversitelerinde Türkçe bölümleri açmak isteyen ülkelerin başvurularını inceliyor. Kriterleri yerine getirenlerde Türkçe öğrenimi en kısa zamanda başlayacak. TİKA ile YÖK arasında yapılan anlaşmaya göre Türkoloji bölümü açmak isteyen yabancı üniversiteler ile Türkiye'deki üniversiteler 'kardeş' olacak. Yabancı üniversitelerde açılan Türkoloji bölümlerinin Türkiye'deki bölümlerle denkliği sağlanacak.
YÖK Başkan Vekili Prof. Dr. Yekta Saraç, yurtdışında Türkçe ve Türk kültürüne yoğun ilgi olduğunu söylüyor. Bunun nedenini, Türkiye'nin dünyada etkisinin artmasına bağlayan Saraç, "Yurtdışında yaşlanan Türkologların yerine artık her nesil bu hizmeti sürdürecek bir sistem kurma amacındayız." diyor. Türkçeye gösterilen yoğun ilginin en önemli nedenlerinden birinin Türk işadamlarının dünyanın dört bir yanına yaptığı yatırımlar olduğunu kaydeden TİKA Başkanı Prof. Dr. Musa Kulaklıkaya da, "Bu yatırımlar biraz da ekonomik nedenlerle Türkçe öğrenimini zorunlu kılıyor." görüşünde. TİKA Başkanı'nı haklı çıkaran bir araştırma yayımlayan uluslararası araştırma şirketi KPMG'nin Türkiye raporuna göre; Sabancı, Koç, Doğuş, Turkcell ve Çalık gibi önemli 19 şirketin toplam yurtdışı yatırımı 31 milyar dolara ulaşırken bu şirketler bulundukları ülkelerde 90 bin kişiyi istihdam ediyor.
Gelişen Türk dizi film sektörü de rağbetin en önemli sebeplerinden biri. Türkçe talebinde bulunan ülkelerde film sektöründeki Türkçe ihtiyacının hayli fazla olduğunu söyleyen Yunus Emre Enstitüsü Başkanı Prof. Dr. Ali Fuat Bilkan, "Alt yazı yerine filmi Türkçeden izlemek isteyen halkın oranı her geçen gün artıyor. Örneğin Bosna'da birkaç yıl içinde en etkin dil Türkçe olacak." bilgisini veriyor. Kurtlar Vadisi, Ezel, Bir İstanbul Masalı, Yaprak Dökümü, Menekşe ile Halil, Zerda gibi dizilerin de aralarında bulunduğu 70'in üzerinde film, 2010'da ihracat rekoru kırarak 50 milyon doları aştı. Türkçenin dünyadaki etkinliğini sağlayan en önemli unsurlardan biri de Türk okulları ve Türkçe Olimpiyatları. Prof. Dr. Yekta Saraç, "Türkçe talebi konusunda dünya ülkelerinde gerekli zemini Türk okulları teşkil etti." derken Prof. Bilkan, tespite şu ifadeyle destek veriyor: "Türk okullarının etkinliği Türkçeye rağbeti artırıyor. Özellikle Türkçe Olimpiyatları, birçok ülkede gençler arasında Türkçenin popülaritesini yükseltti."

 07.02.2011 Zaman

Taraftardan Örnek Davranış

UltrAslan, örnek bir davranışa imza atarak, kan bağışı kampanyasına katılacak.

Galatasaray'ın taraftar oluşumu UltrAslan, örnek bir davranışa imza atarak, kan bağışı kampanyasına katılacak.
Taraftarların, sarı-kırmızılı futbol  takımının Spor Toto Süper Lig'de 6 Şubat Pazar günü Eskişehirspor ile Ali Sami Yen Spor Kompleksi Türk Telekom Arena'da oynayacağı maç öncesi düzenlenecek organizasyonla, stat girişlerinde, Kızılay'ın gezici kan istasyonlarında kan bağışında bulunulacağı bildirildi.
UltrAslan, internet sitesi aracılığıyla taraftarları kampanyaya katılmaya davet etti.

3 Şubat 2011 Perşembe

1000 Kişiye Sigarayı Bıraktırdı


25 Ocak 2011 Salı 13:48, haberprogram
İzmir'de muayenehanesine gelen hastaların akciğerindeki ve kalbindeki tahribatı gören kalp ve göğüs cerrahisi uzmanı doktor, ikna yöntemiyle yaklaşık bin tiryakiye sigarayı bıraktırmayı başardı

Opr. Dr. Salim Göker, 1965 yılında Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi'nden mezun olduktan sonra Almanya'daki Münster Üniversitesi'nde kalp ve göğüs cerrahisi ihtisası yaptığını, 1983'den bu yana da Alsancak semtindeki muayenehanesinde hastalara hizmet verdiğini anlattı.


Kalp, akciğer ve kanserle ilgili çalışmalar yaptığı için gelen hastalarda da özellikle sigara içenlerin organlarındaki tahribatı yakından görüp bu konuda vatandaşları uyardığını dile getiren Göker, son 5 yıldan bu yana da aktif olarak ikna yöntemiyle hastaları sigara bıraktırmaya uğraştığını dile getirdi.

BİN TİRYAKİNİN SİGARA PAKETİNİ ALDI


Tütün bağımlılığından kurtulmanın tamamen irade meselesi olduğunu ifade eden Göker şöyle konuştu:

"Gelen hastaların çekilen tomografilerinde özellikle sigara bağımlılarının akciğerlerindeki tahribat rahatlıkla görünüyor. Hastanın kalp grafiğinde görünen damar tıkanıklarını gösteriyor, sigarayı bırakmazsa by-pas yapılacağını yine de bırakmazsa hayatını kaybedeceğini anlatıyorum. Hastaya öldükten sonra mirasının bana kalmayacağını ama ailesini üzeceğini ifade ediyorum. Tıkanan damarlarının grafiğini veriyorum. Hastanında yanında birisi varsa o da destek veriyor. İkna yöntemiyle hastamla konuşup sigarayı bıraktırmaya çalışıyorum.

Şu ana kadar bine yakın hastaya sigarayı bıraktırmışım. Hastanın yanındaki sigara paketini alıp bir daha içmemesinin sözünü alıyorum. Bu bir bağımlılık olduğu için yeşil reçeteli ilaç yazıp zamanla bağımlılığını ilaca yönlendiriyorum. İlaç alımını da her geçen gün biraz daha azaltarak bağımlılığı tamamen sona erdiriyorum."

Kalp rahatsızlığından hayatını kaybeden babasının da sigara içtiğini, insanlara sigarayı bıraktırmakta bunun da bir etkisinin olduğunu dile getiren Göker, "Sigarayı bırakan kişinin ağzının tadı değişiyor. İyi ki bırakmışım diyor. Bir iki ay sonra nefes alması, yüz rengi, ciltten çıkan koku, idrarın kokusu ve rengi değişiyor. Tüm doktorların hastalarına, sigarayı bırakması gerektiğini sağlık açısından anlatması eminim ki çok verimli olacaktır" diye konuştu.

http://www.haberprogram.com/h/2011/01/25/111146-1000-kisiye-sigarayi-biraktirdi.php